Avrupa'ya İlk Elçi Gönderilmesi

Avrupa'ya İlk Elçi Gönderilmesi

H. 819/M. 1416 Yılında Venedik'e bağlı bir prensin müsta­kil idaresi altında bulunan Nakça, Andra ve bazı Akdeniz adalarına yerleşmiş olan korsanlar, Osmanlı gemilerinin yol­larını kesiyorlar, yağma ediyorlardı. Çelebi Sultan Mehmed, hazırlattığı harp gemileriyle Adalar Denizine bir sefer tertipie-di. Gelibolu önlerinde Venediklilerle karşılaşan harp gemileri derhal savaşa tutuştu. Çok şiddetli bir savaştan sonra her iki taraf da kendi limanlarına çekildi. Çünkü her iki taraf da ağır yaralar almıştı. Şunu da unutmamalı ki, Venedik gibi usta gemicilerin ve büyük kalyonların bulunduğu donanmaya, Osmanlı gemileri küçük gemiler olmalarına rağmen ezilme-dikleri gibi, mağlub da olmamışlar, Venedik Donanmasını püskürtmeye muvaffak olmuşlardı. Bu deniz savaşsndan sonra Akdeniz (Çanakkale) Boğazı düşman harp gemilerine kapatılmıştı. Venedik Donanması birkaç defa daha gelip Ak­deniz boğazındaki kaleleri topa tutmuşsa da bir netice ala­mayınca, elçiler gönderip anlaşma yapmak istemişlerdi. Bu anlaşma isteği kabul edilmiş ve Sultan Çelebi Mehmed Haz­retleri tasdik ettiği anlaşma suretlerinden birini göndermek üzere saray çavuşlarından bir yaveri Venedik'e gönderdi.

Görülüyor ki ticaret ne kadar önemli bir faktör olarak orta­ya çıkıyor. Hatırlayacağımız gibi I. Murad-ı Hüdavenigâr za­manında Venedik'e yakın olan Raküza Hükümeti, Devlet-İ Osmaniyye'nin ilerleyişinden ne kadar büyük bir devlet çıka™ cağını tahmin ettiğinden, iştigali olan ticari hayatını emniy-yete almak için Hüdavendigâr Hazretlerine bağlılığını bildir­mişti. Bilindiği gibi deniz taşımacılığının en önemli unsuru emniyettir. Bu emniyeti sağlamak için, Osmanlı'nın parlak istikbalini gören Raküza Cumhuriyeti ilk anlaşma yapan Av­rupa ülkesi olmuştur. Daha sonra da Süleyman Çelebi'ye müracaat eden Venedik O'nunla da bir anlaşma yapmıştı.

Sultan Çelebi Mehmed'e başvurarak anlaşma yenilemeyi isteyen yine Venediklilerdi. Çünkü ticaret o ülkenin can da­marıydı. Bu can daramarınin en önemli geçidi Osmanlının elindeki Akdeniz Boğazında düğümleniyordu. Böylece Avru­pa'ya ilk elçi Sultan Çelebi Mehmed zamanında gönderilmiş oluyordu.

Rumeli ve Anadolu'da intizamın temini ile uğraşan Çelebi Sultan Mehmed, adım adım dolaşıyor, nizamı îkame etmeye çalışıyordu. Sultan Orhan Gazi Hazretleri zamanında fetho-lunmuş, Ankara Savaşından sonra Kayser'in eline geçmiş bulunan Hereke, Gebze, Darıca, Pendik ve Kartal H. 822/M. 1419 yılında Timurtaş Paşa'nın oğlu umur Bey tarafından harp yapılarak, kan akıtılarak, baş verilip can alınarak geri alındı.

Çelebi Sultan Mehmed, Eflak ve Engürüs üzerine yürüme­ye karar verdi. H. 819/M. 14İ6 yılında ayağına kapanan Ef­lak Bey'ini, merhametle dolu kalbi yine afla mükafaatlandırdı. Eflak'ın işini halleden Sultan Çelebi Mehmed Hazretleri, kutlu zaferlere başlangıç olan adımlarını, Engürüs üzerine çevirdi. İlk işi, Engürüs'ün kuvvet istinadı olan Severin Kale­sini zabt eden İslâm ordusu, Engürüs'ün kalbini koparıp al­mış gibi olunca, Engürüs'e düşen; Çelebi Sultan'ın ayaklarına kapanmaktı... Onlar da türlü hediyeler sunarak öyle yap­tılar.
Top