Ciğerdelenin Kaybı

Ciğerdelenin Kaybı

Kara Mustafa Paşa daha Budin'den ayrılmamıştık!, düş­manların bir iki adamı yakalandığında onlardan alınan ha­berlerle tahmini yapılan palanga ve kalelerin üzerine düşma­nın gelmekte olduğu tahakkuk etmiş oldu. Tahminlerin doğ­ruluğu, zaten oralarda tahkimat ve güçlendirme yapılmış ol­duğundan, ilâve tedbir olarak Budin Beylerbeyi yapılan, Ka­ra Mehmed Paşa kumandasına otuz bin kişi civarında seyyar bir kuvvet sevkedilmişti. Bu kuvvet bölgede devriye gibi ge­zecek muhtemel taarruz alanını tesbit ederek onlara saldıra­caktı.

Nitekim; Lehistan Kralının askeri ile Tuna Nehrinin sol ka­nadında hareket olduğunu haber almış bulunan Kara Meh-med Paşa hemen bu tarafa geçerek, saldırdı ve düşmanı pek fecii bir mağlubiyete uğrattı. Ciğerdelen namlı kalemiz bu za­fer ile biraz daha rahat nefes almaya başladığındaydi ki, alt-mışbin kişilik yeni bir düşman ordusu sökün etti. Kara Meh-med Paşaya tecrübeli Paşalar hemen Ciğerdeieni boşaltmak suretiyle karşıya Estergon Kalesi tarafında saf tutalımın tekli­fini götürdülerse de Kara Mehmed Paşa ferman böyledir de­mek suretiyle bu teklifleri red etmiştir. Bir misli sayıca üstün düşman karşısında askerimiz ve nice değerli Paşalarımızın ibraz ettiği kahramanlık mağlubiyetimizi önlemeye, Ciğerde-îen'in düşmesine ve bu düşme teslim olma yoluyla gerçek­leşmesine rağmen katliamı meslek edinmiş gâvur buradada çocuk, hasta, yaşlı demeden yırtıcı bir katiiam uyguladı ki, bunun perde arkasını Safiye Erol merhumenin "Ciğerdelen" adlı belgesel romanından öğrenir ve denizlere gider akıtaca­ğınız gözyaşları.
Top