Padişah Düğünü

Padişah Düğünü

Osmanlı Devletinin dört bir yana yayılan şan ve şöhreti, Anadolu'daki Beyliklerin Osmanlılarla iyi geçinmelerini lü­zumlu kılıyordu.

Germİyanoğlu Ali Bey, yaşlandığını görüyor ve yerine ge­çecek oğlu Yakup Bey'e bir istikamet vermenin zamanı gel­diğine inanıyordu. Oğlu Yakup Bey'i yanına çağırarak; «Oğ­lum, görüyorsun ki Osmanlılar'gün geçtikçe kuvvetleniyor­lar. İstikballerinin parlak olacağını" görüyorum. Bizim, onların eteklerine yapışmaktan başka bir çâremiz yoktur. Onlarla bir akrabalık kurmak istiyorum. Sana olan vasiyetim şudur ki: Benden sonra onlara hiç bir suretle karşı koymayasın.» dedi. Bunun üzerine İshak Fakih adlı âlimi elçi olarak gönderdi. Kızı Devletşah Hatunu, Bayezıd Bey'ie evlendirmek, kızına çeyiz olarak da Kütahya, Simav, Eğrigöz ve Tavşanlı Kalele­rini, vereceğini bildirmesini söyledi. İshak Fakih. Germİya­noğlu Ali Bey'in bu teklifini Sultan Murad Hazretlerine bildi­rince, Sultan Hazretleri memnun oldu. İcab edenler yapıldı.

Devletşah Hatun büyük bir düğün alayıyla Bursa'ya getirilip Bayezid Bey'ie düğünü yapıldı. Böylece Germiyan Beyliği Osmanlı Devletiyle birleşmiş oluyordu. Bu düğünün sonu da, Sultan Murad'ın kızı Nefise Sultan'ın Karamanoğlu Ali Bey'le nişanlanmasıyla son buldu...

Germiyanoğlu'nun, kızının çeyizi olarak verdiği Kütahya'yı görmeye giden Sultan Murad, Karaman tarafından gelebile­cek tecavüzleri bertaraf etmek ve hudutlarımızı korumak için, Hamideli'nden İsparta, Karaağaç, Yalvaç, Beyşehir ve Seydişehir kalelerinin bize pek lüzumu vardır diyerek bu beş kalenin belli bir bedel karşılığında Hamidoğlu Hüseyin Bey'-den kendisine verilmesini teklif etti. Hüseyin Bey, bu tekliften şaşkınlığa düştüyse de, Sultanın heybetinden korktuğundan kabul ettiğini bildirmişti. Sonradan pişman olmasına rağmen verdiği sözden dönmeyip, verilen para karşılığında beş kaleyi Osman Devletine satmıştır.
Top