Yavuz Sultan Selim'in Tebriz'e Gelişi

Yavuz Sultan Selim'in Tebriz'e Gelişi

Yavuz padişah zaferler ordusunun başında Tebriz'e girdi­ğinde Şah İsmail'den beri zorİa Şia mezhebine meyil ettirilen ahali sevinçlere gark oldu. Çünkü onlar sahabenin büyükleri­ne zorla di! uzatır hale getirilmişlerdi.

Bütün camilerde Kur'an'lar okunuyor, hutbelerde dört bü­yük halifenin ismi zikrediliyordu. Bütün bunları Allah'ın ver­diği nusret ve zaferle getiren Yavuz Sultan Selim ve onun mücahidler ordusu olmuştu.

Hazreti Padişah bin kadar âlim, şâir ve sanatkârı bir kafile olarak Dersaadet'e gitmek üzere yola koydu. Hasan Can da bu kafile ile Dersaadet'e gelmiştir.

Yavuz Selim dönüş yolu üzerinde olan Bayburt'u harben feth edince Kığı kalesi kendiliğinden teslim oluverdi. Dönüş sırasında yiyecek sıkıntısı hissediidi. Temini akça karşılığı olarak yapılmaya çalışıldı. Fakat asker sağı solu yağmala­maya başlayınca biraz da buna göz yuman Hersekoğlu Ahmed Paşa ve Dukakin oğlu Ahmed Paşa vazifelerinden alındı ve Padişahın hatırından silindiler. O senenin Ramazan bayra­mı namazını Niksar'da kılan Padişah bu arada Zulkadir oğlu Alâüddevle'nin üzerine yürüdü. Yapılan savaşta Alâüddevle hem devletini hem başını kaybetti, tarihler Hicri 921/MiIâdi 1515 yılını gösteriyordu.

Diyarbakır şehrini de aynı sene içinde feth eyleyen Padi­şah Hazretleri, Bıyıklı Mehmed Paşa'yı kumanda ettiği birlik­lerle Safevîlerin son mukavemetlerini kırmak üzere gönderiği Koçhisar'dan zafer haberini alarak memnun oldu. Bu arada büyük islâm kumananı Selâhaddin Eyyûbi Hazretlerinin ru-haniyetine olan derin rabıta ve sevgisi onun torunlarının dev. ojan Mardin ile Siirt arasındaki Eyyübi Melikliğine el vur- mâni olmuştu.
Top